David Hume ve İskoç Aydınlanması

Edinburg’ta doğdu ve Edinburg’ta öldü, bugün David Hume öleli 246 yıl oldu. İskoç aydınlanmasının temellerindeki feylozof, araştırmacı, tarihçi, kütüphaneci.

Kuşkucu, deneysel ve liberal David Hume…sosyal bilimler alanında bir zamanlar okurduk ama unutulmuş olabilir bu aralar.

Sadece feylozof değil tarihçi ve deneme yazarıdır aynı zamanda…

Çağdaşları, hatta arkadaşı Adam Smith bile muhafazakar pencerelerinden onu eleştirdi ama yine de kendi düşüncelerinin şekillenmesinde ve eserlerinde onu kullandı. Yoksa İskoçya Ulusal Galeri ön cephesinde heykelleri nasıl yan yana dururdu?

Immanuel Kant kendisini ‘dogmatik derin uyku’dan uyandıran kişinin Hume olduğunu söyler.

Jeremy Bentham ise daha ileri gidip uzun süre nasıl da inandığı ve doğru kabul ettiği şeylerin yalan olduğunu Hume ile ortaya çıkardığını kabul eder; yani ‘scales to fall’ der.

Charles Darwin de Evrim Teorisi’nde Hume okumanın ve onun teorisini algılamanın önemli bir etkisi olduğunu belirtir.

Hele kölelik karşıtı, kadın hakları ve kadınların seçme ve seçilme haklarının savunucusu, günde sadece bir yumurta yiyerek akşamı bulan John Stuart Mill? Nasıl da benimsedi görüşlerini katı Victoria Dönemi ahlak algısına rağmen!

David Hume 11 yaşında ağabeyisinin peşinden Edinburg’a üniversiteye gider. Tabi Latin ve Eski Yunanca öğrenir, antik feylozofları ve eserlerini orijinal dilinden okur. Ailesinin yönlendirmesinin aksine hukuk okumak ona tiksindirici gelir…’kiralık vicdan’ olamayacağına karar vermiş olmalı.

Zaten mezun da olmadı ve ‘Bir hocadan öğreneceğim kitaplarda olmayan şey yoktur’ dedi.

Ne yaptı?
Cicero okudu, Virgil okudu, Fransa’ya Descardes’ın okuduğu yere gitti ve 23 yaşında eserini yazmaya başladı. ‘Akıl yaşta değil baştadır’ deseniz de bir ara aklı da kalmadı. 10 yıllık bir okuma ve yazmanın ardından bir sinir buhranı ve tembellik süreci geçirdi ama neyse ki sadece 9 ay sürdü. 10 yılda bir yıl tatile çıkmak gibi adeta. Doktoru ona ‘aşırı öğrenme, okuma ve beyni fazla kullanma’ hastalığı teşhisi koydu, morbi eruditorum..

İskoçya aşığı ve İngilizlerin hegamonik davranışlarını eleştirme uzmanı biz Türkiyeliler için müthiş sözleri var. Bir kaçı söyledir;

Özgürlükler genellikle aniden değil yavaş yavaş kaybolur’…Allah’ım nerden bilmiş?

Dindeki tüm hatalar tehlikeli, felsefedekiler ise gülünçtür.’ Ne tespit ama…!

Yoksa gücü yetiyor da önlemek mi istemiyor? O halde kötü niyetlidir.’ Daha doğru olamaz!

İnsanın sofuluğu korkuları oranında artar.’ Cehennem ateşi ve korkusu gelmez mi hemen akla?

En önemli teorisi ise bence şudur; Zihin Kuramu; ‘tutkular yani hisler, duygular ve hevesler fikirden ziyade kanıdır, izlenimdir, zandır.’

Sadece heykeli değil yaşadığı ev de şehir merkezindedir. 1770’lerden kalan değerli bir şahsın heykeli yanında evini, avluya baktığı pencereyi, yaşadığı diğer yerleri ve ebedi istirahatgahını ziyaret edecek kadar zamanınız olsun!

Hele mezarı…süper havadar Edinburg mezarlığında bir mozole. ‘mezar taşımda sadece adım ve ölüm yılım olsun, gerisini gelecek nesiller yazsın’ diye vasiyet bıraktı.

Adını verdiğine inanılan caddenin, adaşı Aziz David Caddesi’nin 21 numarasında ölmeden önce ‘ölümden sonra yaşam…en mantıksız fantezi’ dedi ve öldü.

Ve…bunu seveceksiniz…;
İnsanın hayal gücünden daha özgür bir şey yoktur…’ İskoçya seferinizde hatırlamanız dileğiyle…