POLİTİKA

Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Erdoğan, partisinin Kahramanmaraş Kongresi'nde konuştu: (1)

- "Depremin üzerinden henüz 21 ay gibi kısa sayılabilecek bir süre geçmesine rağmen şehirlerimizin çoğunun yeni silüetleri şekillenmeye başladı" - "(Muhalefete) Konuttan hastaneye, okuldan parka kadar gözlerinin önünde yükselen yeni yerleşimleri inkar eden bir zihniyetle karşı karşıyayız" - "Partimizde kadrolar değişir, devletimize, vatanımıza, bayrağımıza olan bağlılığımız değişmez. Partimizde kadrolar değişir, Türkiye'yi birlik içinde, dirlik içinde, tarihinde hiç olmadığı kadar güçlü bir şekilde geleceğe taşıma hedefimiz değişmez"

KAHRAMANMARAŞ (AA) - Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Depremin üzerinden henüz 21 ay gibi kısa sayılabilecek bir süre geçmesine rağmen şehirlerimizin çoğunun yeni silüetleri şekillenmeye başladı." dedi.

Erdoğan, Kahramanmaraş'ta Merkez Spor Kompleksi'nde düzenlenen AK Parti 8. Olağan İl Kongresi'nde konuştu.

Konuşmasına, tüm Kahramanmaraşlıları selamlayarak başlayan Erdoğan, "Maraş her ferdiyle, her karış toprağıyla, insanı sarıp sarmalayan sıcaklığıyla, Necip Fazıl üstadın da dediği gibi gönlümüzde ayrı bir yere sahiptir." diye konuştu.

Sütçü İmam, Ukkaşe Hazretleri, Malik Ejder Hazretleri'nin, Afşin Bey başta olmak üzere Malazgirt Gazi beylerinin, Dulkadiroğulları'nın ve Kahramanmaraşlı şairlerin bu şehri ayrıcalıklı kıldığını ifade eden Erdoğan, şunları söyledi:

"Bunların yanı sıra Maraş'ın her dönem farklı yönleriyle tezahür eden 'kahraman' karakterini biliyoruz. Maraş'ın kahramanlığı sadece adında değil, sadece dilinde değil, sadece cesaretinde değil, kanındadır, canındadır, gönlündedir, DNA'larındadır. Maraş'ın kahramanlığı acılara ve felaketlere karşı onurlu duruşundadır. Maraş'ın kahramanlığı, çığırtkanlık yapmadan, tabiatına yakışır şekilde, felaketlerin ve acıların üstesinden gelme kabiliyetindedir."

Kahramanmaraş'ın, İstiklal Mücadelesi'nin öncüsü olduğunu; azimle, ilimle, irfanla, vatan ve millet sevgisiyle yoğrulduğunu aktaran Erdoğan, şehrin 6 Şubat depremlerinde sarsıldığını, yıkıldığını ve nice evladını kara toprağın bağrına verdiğini söyledi.

Erdoğan, bu vesileyle bir kez daha depremde hayatını kaybedenlere Allah'tan rahmet, Kahramanmaraşlılara ve millete başsağlığı diledi, Kahramanmaraş Kadın Kolları İl Başkanı Gül Çitil Okur ile eşini ve kızını rahmetle yad etti, kayıplar için Allah'tan dayanma gücü ve sabır dileğinde bulundu.

- "Kalplerimizi birbirine kenetliyoruz"

Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Yarimiz olan, diğer yarımız olan Kahramanmaraş'ı, Allah'ın izniyle yarı yolda bırakmadık, bırakmıyoruz, hiçbir zaman da bırakmayacağız. Acıların paylaştıkça azalacağı, sevinçlerin paylaştıkça çoğalacağı inancıyla, yüreklerimizi birleştiriyor, kalplerimizi birbirine kenetliyoruz. Rabb'im, ülkemizi, milletimizi, şehirlerimizi her türlü afetten, felaketten, husumetten muhafaza buyursun. Rabb'im, salonlara sığmayan şu muhabbetimizi de daim eylesin." ifadelerini kullandı.

Büyük acıların, aynı zamanda yol açtığı büyük sonuçlarla milletlerin kader çizgilerindeki kritik yol ayrımlarını ifade ettiklerini dile getiren Erdoğan, Orhan Şaik Gökyay'ın Maraş şiirinden dizeler okudu.

Allah'ın izniyle kara günlerin geride bırakıldığını belirten Erdoğan, şöyle devam etti:

"Bildiğimiz, sevdiğimiz, mamur ve bayındır Maraş'ı, adeta küllerinden yeniden doğarcasına, beraberce yeniden inşa ediyoruz. Kongremize gelmeden önce deprem konutlarımızın kura çekiliş törenini gerçekleştirdik. 155 bininci konutumuzun kurasını çekerek anahtarını hak sahibi kardeşimize teslim ettik. Bu konutların 3 bin 499'u Kahramanmaraş'taydı. Ayrıca şehrimizde 17 bin 500 kişilik stadyumun da olduğu büyük bir spor kompleksinin yapımına başlıyoruz. Hem konutlarımızın hem de spor tesisimizin şimdiden sizlere hayırlı olmasını diliyorum."

- "Kibirden daima Allah'a sığındık"

Başarıları büyüdükçe tevazuda büyüyen bir kadro olduklarını ifade eden Erdoğan, şunları söyledi:

"Tekebbürden, kibirden, böbürlenmekten daima Allah'a sığındık. Hiç mütevazı olmayacağımız bir husus varsa o da ülkenin tüm hayati meseleleri gibi, deprem yaralarını saracak inanca, iradeye, birikime ve dirayete bizim sahip olduğumuzdur. Depremin üzerinden henüz 21 ay gibi kısa sayılabilecek bir süre geçmesine rağmen şehirlerimizin çoğunun yeni silüetleri şekillenmeye başladı. Yeni binalarımız, konutlarımız, köy evlerimiz, yollarımız, meydanlarımız birer birer yükseliyor. Hatırlarsanız birileri, milletimizi umutsuzluk bataklığına itmek için kalplerindeki öfkeyi depremzedelerimize hakaretle dışa vurmuşlardı. Aynı çevreler, sadece bununla kalmamış, yaraları daha da kanatmak için şehirlerimizin imarının mümkün olmadığı yalanını körüklemişlerdi. Bu şeamet tellalların başında da eski CHP Genel Başkanı vardı. Peki, sonra ne oldu? Bize 'enkazın altında kalacak' diyen zatın bizatihi kendisi, önce seçim sandığının, sonra da kurultay sandığının altında kalarak 'bay bay' oldu. Şimdi ne yüzüne bakan ne kapısını çalan var ne mikrofon uzatan var. Prim kazanmak, gündeme gelmek için sürekli şu anda bize sataşıyor ama artık bize sataşması da kendisine hiçbir fayda sağlamıyor. Eski genel başkanın kötü mirasını maalesef, yeni genel başkan da aynı şekilde devam ettiriyor. Yapıcı muhalefet diye bir kavram lügatlerinde yok. Ya yapılan işe takoz oluyorlar ya da milletin umutlarını kırmak için akla ziyan yollar deniyorlar. Konuttan hastaneye, okuldan parka kadar gözlerinin önünde yükselen yeni yerleşimleri inkar eden bir zihniyetle karşı karşıyayız. Ortada parmakla gösterebilecekleri hiçbir eserleri yok ama iş çamur atmaya, milletin moralini bozmaya gelince, maşallah hep en ön saftalar. Ne demişler 'vermeyince mabut neylesin Sultan Mahmut.' Bizim de bunlara yapabilecek hiçbir şeyimiz yok. Gözü olup görmeyene, hakkı bilip konuşmayana verilebilecek en güzel cevap, evlerine yerleşen vatandaşlarımızın bize ettikleri hayır dualardır."

Kahramanmaraş'ı tekrar ayağa kaldırmak için gecesini gündüzüne katan kamu kurumlarına, sivil toplum örgütlerine, işçilere, firmalara, bu şehre gönül veren herkese teşekkür eden Erdoğan, aynı şekilde, bu zorlu süreçte, fedakarca çalışan, yaraları kapatmak, gönülleri tamir etmek, kalpleri ferahlatmak için koşturan parti teşkilatının her bir mensubuna da şükranlarını sundu.

- "AK Parti milletin kurduğu bir partidir"

AK Parti'nin milletin kurduğu, istikamet verdiği, iktidara getirdiği bir parti olduğunu ifade eden Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:

"AK Parti, maruz kaldığı her badirede milletin dağ gibi arkasında durduğu, milletin demokrasi, hak, özgürlük, eser ve hizmet siyasetine meftun olduğu, yalpaladığında da tabiri caizse milletin 'ayar verdiği' bir partidir. Açık yüreklilikle söylemek gerekirse yerel seçimlerin sonuçlarını, işte böyle bir 'ayar verme' olarak görüyoruz. Millet, sandık yoluyla mesajlarını çok net biçimde bizlere iletmiştir. Biz de sandıktan çıkan mesajları öpüp başımızın üstüne koyduk. Komplekse kapılmadan, kolaycılığa asla kaçmadan kendimizi her alanda sigaya çekiyoruz. Eksiklerimizi tamamlayacak, hatalarımızı düzeltecek, vizyonumuzu güçlendirecek çalışmaların hazırlıklarını yapıyoruz. Cumhuriyet tarihinde, kaderi, icraatı, kadroları milletle bu kadar iç içe geçmiş bir başka parti göremezsiniz. Rahmetli (Adnan) Menderes ve rahmetli (Turgut) Özal'ın açtığı yolu zirveye ulaştırmak, AK Parti'ye nasip olmuştur."

AK Parti'nin değişimin hayatın her alanı gibi siyasetin de tabii parçası olduğuna inanan bir siyasi hareket olduğunun altını çizen Erdoğan, "İşte bunun için diyoruz ki, partimizde kadrolar değişir, aşkımız değişmez. Partimizde kadrolar değişir, millete hizmet sevdamız değişmez. Partimizde kadrolar değişir, devletimize, vatanımıza, bayrağımıza olan bağlılığımız değişmez. Partimizde kadrolar değişir, Türkiye'yi birlik içinde, dirlik içinde, tarihinde hiç olmadığı kadar güçlü bir şekilde geleceğe taşıma hedefimiz değişmez. Partimizde kadrolar değişir, Türkiye Yüzyılı'nı inşa etme azim ve irademiz asla değişmez." değerlendirmesini yaptı.

Bunun için kongreleri, tıpkı her baharda tekrar canlanan tabiat gibi bir yenilenme, yeni başlangıçlara kapı açma fırsatları olarak gördüklerini dile getiren Erdoğan, "Azmimizin bilenmesi, aşkımızın filizlenmesi, sevdamızın gürleşmesi, umutlarımızın tazelenmesi yolunda atacağımız her adım, milletimize olan minnettarlığımızın bir ifadesidir." dedi.

(Sürecek)