NEW YORK (AA) - Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, ABD'de kasım ayında yapılacak başkanlık seçimlerine ilişkin, "Temennim odur ki gelen gideni aratmasın. F-35 konusunu bizler yalnız Sayın Donald Trump döneminde yaşamadık, hepsi hayal kırıklığı yaşattı. Cumhuriyetçiler de yaşattı, demokratlar da. Şimdi yeni süreçte bunun sürüp sürmeyeceğini göreceğiz." dedi.

Erdoğan, ABD ziyareti sırasında Türkevi'nde açıklamalarda bulundu, gazetecilerin gündeme ilişkin sorularını yanıtladı.

Temasları kapsamında Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenskiy ile görüşmesi anımsatılarak, "Zelensky'nin daha önce olası bir barış konferansında aralarında Türkiye'nin de olduğu ülkelerle istişareler yapıldığını söylediğini biliyoruz. Ukrayna Barış Konferansı ile ilgili konu gündeme geldi mi? Eğer böyle bir durum olursa, olası bir barış konferansı Türkiye'de mi yapılacak?" sorusunu Erdoğan, şöyle yanıtladı:

"Biz bu konferansın içinde yer almaya hazır olduğumuzu söyledik. Bu konuda yine aynı şekilde gerek Dışişleri Bakanı Hakan Fidan gerek istihbarat teşkilatımız onlarla irtibat halinde olacaklar. Temennimiz odur ki bölgeye bu barışı getirebilme noktasında, Türkiye olarak biz bu işin bir yerinde yer alırız. Biz Ukrayna-Rusya savaşında adil bir barışı belki de en çok arzulayan ülkeyiz. Elimizi taşın altına koymaktan çekinmedik ve barış için çabalıyoruz. Bu savaşın diplomasi ve diyalog yoluyla sona ermesi mümkündür. Yeter ki sorunları bu yolla çözebileceğimize hem savaşan taraflar hem de diğer aktörler inansın. Şu anda maalesef buna yakın değiliz."

Türkiye'nin hem Ukrayna hem Rusya tarafıyla görüşebiliyor olmasını, barışa giden yolda bir avantaj olarak gördüklerini vurgulayan Erdoğan, "Bu zorlu yolu yürüyebilir ve hedefe ulaşabilirsek insanlığa büyük hizmet etmiş olacağız. Taraflar kışkırtmaları, silahlanma yarışını, insanların değil silahların konuştuğu bir düzeni terk etmeden, barış umudu somut bir biçimde doğmayacak. Fakat biz yılmadan o umudu aramayı sürdüreceğiz. Gayretleri artıracak ve daha çok çalışacağız." değerlendirmesinde bulundu.

- "Türkiye, NATO içerisinde güvenilir bir müttefiktir"

Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Görevden ayrılan NATO Genel Sekreteri Jens Stoltenberg veda konuşmasında 'Güneyde Türkiye olmadan Avrupa Kıtası'nın güvenliği öngörülemez, imkansız' diye bir açıklama yaptı. Bu açıklamayı nasıl değerlendirdiniz? Avrupa, Türkiye'nin yeterince kıymetini biliyor mu? Oranın bakışını nasıl değerlendiriyorsunuz?" şeklindeki soru üzerine, Stoltenberg'in NATO Genel Sekreterliği boyunca Türkiye ile olan münasebetlerini en ideal şekilde sürdürdüğünü, Türkiye ile münasebetlerinde hiçbir zaman olumsuz bir çizgi çizmediğini ifade etti.

"Sayın Rutte ile bakalım bu durum nasıl devam edecek? Yeni Genel Sekreter Mark Rutte ile de Hollanda Başbakanlığı süresi içerisindeki dostluğumuz iyiydi. İnşallah NATO Genel Sekreterliği'nde de bu dayanışmayı, bu birlikteliği yine devam ettiririz." diyen Erdoğan, kurucu değerlerinden uzaklaşan, onlara sahip çıkamayan uluslararası kuruluşların ve ittifakların yozlaşacağına, bu temel arızayı gideremezlerse artık ana görevlerini dahi yapamaz hale geleceklerine dikkati çekti.

Erdoğan, "NATO eğer 'Hepimiz birimiz, birimiz hepimiz için' ilkesini 'Hepimiz bazılarımız için, bazılarımız hepimiz için' gibi bir forma dönüştürme tehlikesiyle yüz yüze gelirse o yozlaşma başlar. Bunun için tedbirler almak ve vakit geçirmeden uygulamak gerekir. Hele konu güvenlik gibi hayati bir husus ise ilkelerden milim sapma olmamalıdır. Türkiye, NATO içerisinde yükümlülüklerinin de sorumluluklarının da farkında olan ve bunları eksiksiz yerine getiren güvenilir bir müttefiktir. Türkiye'nin NATO için ne kadar kıymetli olduğunu Avrupa'nın bildiğini ancak zaman zaman bunu göz ardı ettiğini görüyoruz." diye konuştu.

- ABD'de başkanlık seçimleri

ABD'de kasım ayında yapılacak başkanlık seçimlerine ilişkin, "Türkiye-ABD arasındaki ilişkilerde malum, sorunlar bulunuyor. Özellikle terör örgütüne verdiği destek aralıksız sürüyor. Bu noktada başkanlar değişiyor ama bu müttefikliğe yakışmayacak tavırlar değişmiyor. Seçim sonu beklentiniz nedir? Yani Donald Trump veya Kamala Harris, yeni başkanla beraber nasıl bir değişim yaratabilir, böyle bir değişim olur bu? Örneğin F-35 programına yeniden dönüş olabilir mi?" sorusuna karşılık Erdoğan, şöyle konuştu:

"Temennim odur ki gelen gideni aratmasın. Çünkü, Amerika'da F-35 konusunu bizler yalnız Sayın Donald Trump döneminde yaşamadık, sonrasında da devam etti. Hepsi de bize bu hayal kırıklığını yaşattı. Cumhuriyetçiler de yaşattı, demokratlar da... Şimdi yeni süreçte bunun sürüp sürmeyeceğini göreceğiz. 1 milyar 450 milyon dolar alacağımız var. Bu öyle böyle bir rakam değil. Şimdi bu alacağımızı tahsil etme noktasında da adımlarımızı atmaya devam edeceğiz.

Bütün bunlarla beraber kasım seçiminin neticesi ne getirecek ne götürecek, bunu da görmemiz lazım. Bu işin sonucunda temennim odur ki Türkiye-ABD arasındaki ilişkileri de buna göre tekrar teraziye koyacağız. Adımlarımızı da ona göre atacağız. Umarız netice hayırlı olur."

- "Ermenistan ile Azerbaycan barışı, yeni fırsatların kapısını aralayacak"

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkevi'nde Ermenistan Başbakanı Nikol Paşinyan'ı kabul ettiği anımsatılarak, "Paşinyan bugüne kadar verdiği mesajlarda hem Türkiye ile hem Azerbaycan ile ilişkileri daha ileri bir seviyeye çıkarma noktasında arzulu olduğunu ifade ediyor. Dünkü görüşmenizde özellikle Zengezur Koridoru'nu dikkate alarak Türkiye-Ermenistan ilişkileri ve Türkiye-Azerbaycan ilişkileriyle daha ileri bir noktaya geçirebilecek kararlar alınabilir mi?" diye sorulması üzerine de şu değerlendirmeleri yaptı:

"Sayın Paşinyan'ın yaklaşımına baktığımız zaman olumsuz bir havada görünmüyor. Türkiye olarak bizden Ermenistan-Azerbaycan arasındaki barış anlaşmasını, huzur içinde komşular olarak yaşamalarını bir an önce sağlamamızı istiyorlar. Biz de zaten bunun peşindeyiz, bunun gayreti içerisindeyiz.

Temennim odur ki Azerbaycan-Ermenistan arasındaki bu gelişmeleri inşallah peyderpey halledelim, çözelim ve Azerbaycan-Ermenistan arasındaki bu sıkıntıları aşmak suretiyle artık yola revan olalım. Çünkü her iki taraf aslında barıştan yana. Şu anda Azerbaycan böyle bir beklentinin, gayretin içerisinde. Ermenistan'da da bunu gördük. Bizler oluşacak huzur ve barış ikliminin herkes için en iyisi olacağını düşünüyoruz. Ermenistan ile Azerbaycan barışı, iki ülke için de yeni fırsatlar ve kazançların kapısını aralayacaktır. Türkiye ile Ermenistan arasındaki normalleşme süreci de bu barış sürecinin olumlu neticelenmesiyle müspet istikamette etkilenecektir."

(Sürecek)


Kaynak: aa