ANKARA (AA) - CHP Genel Başkanı Özgür Özel, Türkiye'nin orta gelir tuzağına sıkıştığını belirterek, "Milli gelirimiz belli bir noktadan sonra artamıyor, neden? Orta gelir tuzağından kurtulmanın yolu, orta eğitim tuzağından kurtulmaktan geçer. Bizim önce ülkemizi, AK Parti'nin hepimizi düşürdüğü orta demokrasi tuzağından kurtarmak lazım." dedi.

Özel, Anıtpark'ta düzenlenen ve 24 saat boyunca eğitime dair basın açıklamalarının gerçekleştirileceği "Eğitim Maratonu"nda yaptığı konuşmada, eğitimin, eğitimcilerin, eğitim politikalarının konuşulacağı bir süreci başlattıklarını söyledi.

Ankara Valiliği kararıyla Milli Egemenlik Parkı'nın bariyerlerle çevrilmesi nedeniyle etkinliği Anıtpark'ta yaptıklarını bildiren Özel, şöyle konuştu:

"Bu kadar barışçıl, bu kadar bilimsel, bu kadar çözüm öneren bir eylemliliği, bir etkinliği dahi devletin polisine kanunsuz, anayasaya aykırı emirler vererek engellemeye çalışan bir zihniyetle karşı karşıyayız. Bahaneleri, 'Dün oraya hayvanseverler geldi, burayı ele geçirecekler, sizin için açarsak onlar da kalır.' Kalsın zaten. Meclise hayvanları katledecek, öldürecek, zehirleyecek bir düzenlemeyi getir, buna isyan edenler Ankara'ya gelsinler. Milli egemenlik demek, milletin dediğinin olması demektir. CHP olarak kim hakkını arıyorsa, ki hayvanseverlerin oradaki mücadelesi onların tek başına yürüttüğü bir mücadele değildir, hepimiz hayvanseveriz hepimiz o canların önünde kendimizi siper etmeye hazırız."

CHP Grubu'nun hem hayvan hakları hem de soyadı düzenlemesine karşı kırmızı alarmda olduğunu anımsatan Özel, Mecliste ve sokakta mücadele verdiklerini söyledi.

Eğitim Maratonu kapsamında genel başkan yardımcılarının, sendika başkanlarının, akademisyenlerin, velilerin konuşmalar yapacağını aktaran Özel, bir gün boyunca hiç susmadan milli eğitimi ve çocukların geleceğini konuşacaklarını kaydetti.

- "Eğitim sistemi çağın gerisinde ve eksikliklerle dolu"

Özel, en çok bakan değiştiren alanların kültür ve eğitim olduğuna işaret ederek, şunları söyledi:

"Burası, Adalet ve Kalkınma Partisinin yazboz tahtası. Dünyanın en üst düzey üretimlerini yapan, en çok ihracatını yapan, en kaliteli otomobillerini yapan, en önemli sanayi şirketlerine sahip olan Almanya'nın 'Başarısının sırrı nedir?' derseniz, üzerinde tam mutabık oldukları bir eğitim sistemleri var, ulusal mutabakat var. İş, önce milli eğitim konusundaki ulusal mutabakatta bitiyor. Üzülerek söylemek gerekiyor ki, çocuk AK Parti'linin de, CHP'linin de MHP'linin de, DEM'linin de İYİ Partilinin çocuğu da olsa, PISA sınavına girdiğinde ortalamamız sondan ikinci dünyada.

Bu coğrafyanın canım evlatları dünyada normalde onlarla aşık atamayacak akranlarının her alanda gerisinde. Sebebi o çocuklar değil. O çocuklara doğru imkanlar yaratıldığında neleri başardıklarını görüyoruz. Eğitim sistemi çağın gerisinde ve eksikliklerle dolu. Türkiye orta gelir tuzağına sıkışmış durumda. Milli gelirimiz belli bir noktadan sonra artamıyor, neden? Orta gelir tuzağından kurtulmanın yolu, orta eğitim tuzağından kurtulmaktan geçer. Bizim önce ülkemizi, AK Parti'nin hepimizi düşürdüğü orta demokrasi tuzağından kurtarmak lazım."

Özel, 1 milyon öğretmenin eğitimini aldığını ama atanamadığını ifade ederek, "Atanamayan değil, atanmayan öğretmen. Madem atamayacaksın neden okuttun? Bu cumhuriyet tarihinin en sorunlu bakanı, hiçbir soruna çözüm bulamadı. 1 milyon okumuş, emek vermiş öğretmenin diplomasını çöpe atıyor, öğretmen adayına döndürüp yeni baştan bir bariyer koyuyor. Bugün 25 yaşında atanmayan öğretmenin belki sırası 75 yaşında gelecek. Bu yapılan iş, 1 milyon gencin geleceğini çalmak, onların diplomalarını, kutsal mesleklerini ellerinden almaktır." diye konuştu.

Türkiye'de nitelikli eğitim sorununun, bir sınıfsal sorun haline dönüştüğünü savunan Özel, bir bahçıvanın torunu olarak devlet imkanlarıyla yatılı okulda okuduğunu anlattı.

Türkiye Cumhuriyeti'nin bir bahçıvanın torununa bu imkanları sağladığını kaydeden Özel, "Süleyman Demirel'i, Turgut Özal'ı, Erdal İnönü'yü kim yetiştirmiş? Bugün Meclis sıralarında belli bir yaşın üzerindeki siyasetçileri kim yetiştirmiş? Artık bir bahçıvan torununun, bir koyun çobanın, bir bekçinin varıp da çocuğunu iyi bir eğitime kavuşturması mümkün mü? Bu sınıfsal bir sorun haline geldi. ÇEDES, tam bir çağ dışılıktır, geri kafalılıktır, pedagoji bilmezlik ve çocuklar için travmatik bir sürecin tetiklenmesidir." ifadelerini kullandı.

Kaynak: aa