ANKARA (AA) - CHP Genel Başkanı Özgür Özel, "Bundan sonra Cumhuriyet Halk Partisi, kendi yol yürüyüşünü sadece bir siyasi parti olarak gerçekleştirmeyecek. Cumhuriyet Halk Partisinin bundan sonraki yol yürüyüşü, adım adım iktidar yürüyüşü. Bunun için toplumun tüm kesimlerini kapsayacak, siyasi partilerle bu yolu birlikte yürüyecek." dedi.

Özel, Halk TV canlı yayınına katıldı, gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu, soruları yanıtladı.

Parti olarak zor zamanlardan geçtiklerini belirten Özel, CHP'yi savunmanın ülkeyi savunmak olduğunu söyledi.

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca yürütülen soruşturma kapsamında tutuklanmasının ardından İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanlığı görevinden uzaklaştırılan Ekrem İmamoğlu'nu cezaevinde dün üçüncü kez ziyaret ettiğini anlatan Özel, önlerindeki süreci konuştuklarını dile getirdi.

Özel, CHP'nin geçen hafta olağanüstü kurultayını yaptığını anımsatarak, şöyle devam etti:

"Kurultaydan güven tazeleyerek, birleşerek, güçlenerek çıktık. Bundan sonra Cumhuriyet Halk Partisi, kendi yol yürüyüşünü sadece bir siyasi parti olarak gerçekleştirmeyecek. Cumhuriyet Halk Partisinin bundan sonraki yol yürüyüşü, adım adım iktidar yürüyüşü. Bunun için toplumun tüm kesimlerini kapsayacak, siyasi partilerle bu yolu birlikte yürüyecek. Siyasi parti üyesi olmayan ancak toplumun farklı kesimlerinden insanları kucaklayarak yol yürüyecek. İktidarı devralmaya gidiyoruz. Anketler var. Her anket bir öncekinden iyi geliyor."

CHP Genel Başkanı Özel, Samsun'da miting düzenleyeceklerini dile getirerek, İmamoğlu'nun da cezaevinden çıktıktan sonra ilk mitingini Samsun'da yapacağını kaydetti.

Özel, 19 Mart'ta 3 imparatorluğa başkentlik yapmış İstanbul'a "darbe" gerçekleştirildiğini savunarak, "Türkiye'nin 4 gün sonra belirleyeceği Cumhurbaşkanı adayına darbe yaptılar. Milletimiz takdir ederse tabii bir sonraki Cumhurbaşkanına darbe yaptılar." değerlendirmesinde bulundu.

- "Bu millet hep en çok sandığı savunuyor"

CHP Genel Başkanı Özel, İmamoğlu'nun gözaltına alınmadan bir gün önce diplomasının iptaline karar verildiğini anımsatarak, söz konusu hafta kendilerine, "CHP'ye kayyum, İBB'ye kayyum, İstanbul Barosuna kayyum atanacağı" bilgisinin geldiğini paylaştı. Bunun üzerine kurmaylarına "Partiyi savunun" dediğini, kendisinin de İstanbul'a gitmeye karar verdiğini anlatan Özel, "Bu bina, Türkiye'nin yüz yıl önce kurtuluş mücadelesinin başlatıldığı partinin binasıdır. Burayı verdiniz mi demokrasiyi verirsiniz." diye konuştu.

FETÖ'nün 15 Temmuz darbe girişimi sırasında da hızlı değerlendirme yaparak seçilmişleri, demokrasiyi savunma kararı aldıklarını söyleyen Özel, "15 Temmuz'un hedefi nasıl Meclisse, milli iradeyse orayı savunduk. Bu da bir darbe." ifadelerini kullandı.

CHP Genel Başkanı Özel, Türk milletinin geçmişte de demokrasiye müdahalelere rıza göstermediğini belirterek, "Bu millet, hep en çok sandığı savunuyor. Neden? Atatürk'ün emaneti. Memleketi kurtardı. 'Ebedi Cumhurbaşkanı ol.' dediler, 'Ebedi olarak milletin iradesini hakim kılmak lazım.' dedi. Atatürk'ün bize emaneti bir sandık ve milletin kimi yöneteceğine karar vermesi. Bu millet her şeyi feda ediyor, her şeyden vazgeçiyor ama seçme hakkına dokunduklarında ona çok yüksek reaksiyon gösteriyor. İmamoğlu meselesi de tam olarak böyle." değerlendirmesini yaptı.

- "Millet, siyasete istikamet vermeye çalışanların karşısında"

Özgür Özel, Türk milletinin darbeyi sevmediğini belirterek, seçilmiş başbakanın asılması travmasının atlatılamadığını, milletin siyasete istikamet vermeye çalışanların karşısında olduğunu kaydetti.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a yönelik kullandığı "cunta" ifadesine değinen Özel, "Sayın Erdoğan, son girdiği genel seçimde seçilerek Cumhurbaşkanı unvanını almıştır. Ben ona, seçenlerin iradesinden dolayı, onu seçen 26 milyon kişiye saygımdan dolayı 'Sayın Cumhurbaşkanı' dedim, kapıda karşıladım, kapıda uğurladım. 19 Mart günü o Erdoğan, atadığı savcı eliyle devletin 35 yıl önce ilan vererek davet ettiği, 31 yıl önce imza atıp mührünü basıp verdiği diplomayı iptal ettirerek ertesi sabah 05.00'te iki ayrı dosya, yüzlerce, binlerce polisle İstanbul'un seçilmiş, sırf anketlerde kendinden çok çıkıyor, gelecekte cumhurbaşkanı o olacak diye, pazar günü yapılacak ön seçimden önce hapse koyma meselesi bir seçilmişi darbe yoluyla indirmektir. Bu, bir sonraki cumhurbaşkanına darbedir, kendi rakibine darbedir. Bu darbeyi yapan cuntacıdır. Erdoğan, son seçimde aldığı oyla Cumhurbaşkanı unvanı almıştır, 19 Mart'ta yaptırdığı işle cunta başkanı unvanı almıştır." diye konuştu.

İstanbul Cumhuriyet Başsavcısı Akın Gürlek'in "siyasi bir figür" olduğunu savunan Özel, şu iddiada bulundu:

"Cümle alem biliyor ki Erdoğan'ın haberi olmadan Akın Gürlek terini silmiyor. Uçaktan iniyor havaalanında, bütün AK Parti'liler biliyor, Akın Gürlek'le Erdoğan ama üç dakika ama 30 dakika baş başa görüşüyor mu, görüşmüyor mu? 'Görüşmüyor.' desinler. 'Akın Gürlek, Erdoğan'ı havaalanında karşılamıyor, kendisine uzun, kısa brifingler ayaküstü ya da odada vermiyor.' desinler. Ömer Çelik'e sorun. Ben AK Parti'lilerden, Cumhurbaşkanlığından, Akın Gürlek'in Erdoğan'ı havaalanında ya da çalışma ofisinde, evinde ziyaret edip rutin aralıklarla düzenli şekilde bilgi verip vermediğini söylesinler. Ben bu kadar net söylüyorum. Bütün AK Parti'liler de biliyor bunu. O karşılamada benim arkadaşlarım var."

İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun gözaltına alınmasının ardından her siyasi görüşten insanın yan yana durduğunu söyleyen Özel, "Sadece CHP'li kitle olsa bu darbeyi püskürtemeyiz. Bir darbeyi bir parti püskürtemez. Bir darbeyi ancak millet püskürtür, halk püskürtür." ifadelerini kullandı.

- "Bizim adayımız İmamoğlu"

Hakkında yürütülen soruşturmalar kapsamında tutuklanan İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı İmamoğlu'nun Cumhurbaşkanı adayı olamaması durumunda nasıl hareket edecekleri yönündeki soruyu yanıtlayan Özel, erken seçim talep ettiklerini, Cumhurbaşkanı adayını da erken belirleme kararı aldıklarını dile getirdi.

Aday belirlemek için yaptıkları seçime 15,5 milyon kişinin katıldığını söyleyen Özel, "Bizim adayımız İmamoğlu. Efendim, İmamoğlu olmazsa ne olur? Şöyle olur: İmamoğlu içeride, kampanyası dışarıda. Biz kampanyasını yaparız. Genel Başkan olarak ben yaparım, 81 ilde il başkanlarım yapar, ilçe başkanlarım yapar. 2 milyon üyem, onun adına kampanyayı milletimizle bir yaparız." diye konuştu.

İmamoğlu'nun "siyasi yasaklı" olması halinde de "kağıt üzerinde" aday belirleyeceklerini anlatan Özel, şöyle devam etti:

"Kağıt üzerinde resmi adayımız olur ama kampanyayı hep beraber yaparız. Ekrem Bey, hem cezaevinde hem de yasaklı. Ekrem Bey, televizyondan izler. Notlarını alır. İstişare içinde oluruz. 81 ilde dünyanın en büyük kampanyasını yaparız. Zaten o seçim şuna döner: 'Ekrem İmamoğlu hapiste mi kalsın, özgür mü olsun? Türkiye'de otokrasi mi olsun, demokrasi mi olsun? Adayın isminin kim olduğunun önemi yok. En yüksek oyu kim alacaksa Ekrem Bey içerideyse o aday olur ama o adaylık milletin adayı Ekrem İmamoğlu'nun yerine bu süreçte ona siyasi yasağını kaldırmak, hapisten çıkarmak, onun yeniden seçilebilir hale gelmesini sağlamak üzere yapılmış bir aday. O aday olan arkadaşımız kimse, Ekrem Bey geldikten sonra o arkadaşımız da başka bir göreve gelir. Ekrem Bey de yürütme görevi başbakanlıksa başbakanlığa gelir. Bu seçim siyasi yasak olmazsa Ekrem Bey'le Tayyip Bey arasında. Umarım adil ve gerçek bir yarış olur, öyle yarışırız. Ne yaparlarsa yapsınlar, Ekrem İmamoğlu yasaklı da olsa hapiste de olsa adayımız odur, kampanya onun üstünden yürür çünkü millet karar verdi. Ben karar vermedim ki."

- "Mansur Bey, ilk gün ne dediyse orada"

CHP Genel Başkanı Özel, Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş'ın, Cumhurbaşkanı adayını belirlemek için gerçekleştirilen seçime giderek oy kullandığını, İBB önündeki mitingde de İmamoğlu'na destek konuşması yaptığını dile getirdi.

Özel, "Mansur Bey, ilk gün ne dediyse orada. Dedi ki Ekrem Bey'le seçim kazanılıyorsa ben Ekrem Bey'in arkasındayım, en mutlu ben olurum.' dedi. 'Bir aksilik olursa da ben fırsatçılık mırsatçılık yapmam, kimsenin yedeği de olmam.' Bunu da söylüyor." ifadelerini kullandı.

- "Gerilimden beslenmenin kimseye bir faydası yok"

CHP Genel Başkanı Özel, "terörsüz Türkiye" hedefine ilişkin soru üzerine MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin TBMM'de DEM Parti'lilerle el sıkıştığını, bunu olumlu bulduğunu söyledi.

Özel, "Böyle yerlerde kavgadan, gerilimden beslenmenin kimseye bir faydası yok. Kavga edilecek yerde kavga edilir, müzakere edilecek yerde müzakere edilir." diye konuştu.

Terörün bitmesine ilişkin adımları olumlu bulacağını söyleyen Özel, şöyle devam etti:

"Terör ne demek? Kan ve gözyaşı demek. Terör ne demek? Hem şehit vermek demek hem de ekonominin çok ağır yaralar alması demek. Sen terörle uğraşırken millet uzaya gidiyor. Sen terörle uğraşırken millet en iyi elektrikli arabaları yapıyor. Sen terörle uğraşıyorsun, o icat yapıyor, dünyaya satıyor. Terör yoksa kalkınma var."

CHP Genel Başkanı Özel, terörün bitmesinde herkesin menfaatinin bulunduğuna işaret ederek, "Burada bu adımı atan AK Parti'ymiş, MHP'ymiş, DEM'miş fark etmez." değerlendirmesinde bulundu.

- "Tahliyeleri yapsınlar, yarın sabah yeni bir Türkiye'ye uyanırız"

CHP Genel Başkanı Özel, eski HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş'ın tahliyesine yönelik soru üzerine, "Olmalıdır. Bakın siyasi tutsakların tamamı, en kıdemlileri de Osman Kavala ile Selahattin Demirtaş, hızla tahliye edilmelidirler. Bakın Ümit Özdağ'ın da bir gün daha durmaması lazım, Selahattin Demirtaş'ın da Ekrem İmamoğlu'nun da. DEM'li, CHP'li bütün belediye başkanlarının da. Bu tahliyelerin yapılması, Türkiye'de iklimi inanılmaz yumuşatır. Çok doğru bir adım olur. Bu tahliyeleri yapsınlar, yarın sabah yeni bir Türkiye'ye uyanırız." dedi.

CHP Genel Başkanı Özel, Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek'e İmamoğlu'nun tutuklanmasının ardından söylemleri üzerinden eleştirilerde bulundu.

- "Demokrasi meselesi, bir ülkenin iç meselesi değildir"

İmamoğlu'nun tutuklanmasının ardından Türkiye'nin 41 milyar dolar kaybettiğini öne süren Özel, Şimşek'in buna karşı çıkmadığını savundu.

Şimşek'i Financial Times'a şikayet ettiğini söyleyen Özel, "Demokrasi meselesi, bir ülkenin iç meselesi değildir." dedi.

İmamoğlu'nun tutuklanmasına Şimşek'in karşı çıkabileceğini ancak bunu yapmadığını ileri süren Özel, "Türkiye'de kimin tutuklanacağına Erdoğan, kimin serbest bırakılacağına dünyanın diğer liderleri karar veriyor." iddiasında bulundu.

"İmamoğlu'nu kim serbest bıraktıracak?" sorusu üzerine Özel, şunları kaydetti:

"Trump izin vermeseydi İmamoğlu zaten hapse girmezdi. İmamoğlu'nu serbest bırakacak olan şey, uluslararası dünyanın, uluslararası dostlarımızın Türkiye'deki bu darbe girişiminin Türkiye'yi modern dünyadan kopardığını bu arkadaşlara hatırlatmasıyla ve Mehmet Şimşek denen, demokrat görünümlü otokratın, sekreterinin, Türkiye ekonomisiyle ilgili bunun yarattığı hasarı doğru anlatmasıyla 5 dakikada bırakılır. Ekrem Bey'in içeride tutulmasında Türkiye'nin menfaati yok. Türkiye düşmanlarının menfaati var."

CHP Genel Başkanı Özel, İmamoğlu hakkındaki dosyanın "bomboş" olduğunu, gizli tanık ifadesi dışında bir şey olmadığını savunarak, "Ben bunları Avrupa'ya, Sosyalist Enternasyonale, Avrupa Sosyalist Partisine, NATO Parlamenterler Asamblesine, bütün liderlere anlatınca, dünyanın en yüksek tirajlı 20 basın organına derdimizi anlatınca hava değişti." ifadelerini kullandı.

Kendisinin bu durumdan memnun olmadığını dile getiren Özel, "Sen benim cumhurbaşkanı adayıma darbe yaparsan ben de sana Avrupa'yı da dünyayı da Türkiye'yi de dar ederim. Şu anda benim yapacağım iş budur." dedi.

Özel, CHP Genel Başkanı olarak sorumluluğunun, Cumhurbaşkanı adaylarını dışarı çıkarana kadar, partisindeki bütün tehlikeleri savana kadar, sandıkla bu seçimi kazanacak mücadeleyi verene kadar her şeyi göze almak olduğunu ve bir adım geri atmayacaklarını söyledi.

Kaynak: AA