BOLU - Bolu Belediye Başkanı Tanju Özcan, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'na mektup gönderdi.
Özcan, Belediye Toplantı Salonu'nda düzenlediği basın toplantısında, Kılıçdaroğlu'na gönderdiği mektubu okudu.
Tanju Özcan'ın, Kılıçdaroğlu'na gönderdiği mektupta, şu ifadeler yer alıyor:
"5 Parti başkanına Cumhurbaşkanı Yardımcılığı ve birer bakanlık garanti edince kendinizi onlara Cumhurbaşkanı adayı ilan ettirdiniz. 'Ben ne yapabilirim, liderler karar verdi' demek suretiyle aklımızla alay ettiniz.
Son girdiğim 5 seçimden de alnımın akıyla çıktım. Beni bazı belediye başkanları ve milletvekilleri ile karıştırmayın. Mevzu vatan ise koltuk teferruattır benim açımdan. 'Benim bu işte menfaatim ne olacak? Koltuk elden gitmesin de ne olursa olsun' diye düşünenler ile yürüdüğünüz için kaybettik. Ancak adaylık süreciniz, oyu olmayan partilere verdiğiniz çok sayıda milletvekillikleri, 'PKK ile kol kola yürüyorlar' algısını çürütememeniz, sığınmacılar konusu gibi toplumun çok önemsediği konularla ilgili net bir duruş göstermemeniz kaybetmemize yol açmıştır.
'Ne yapayım, ben bunları anlattım ama toplum anlamak istemedi' diyorsanız, seçmeni değiştirme şansımız olmadığına göre, seçmene bunları anlatamayanların değişme vakti gelmiş demektir.
Ama sizin hakkınızda insani yönlerinizle ilgili hiç olumsuz sözüm olmadı. İyi bir insansınız, iyi bir abisiniz, iyi bir baba, iyi bir eş, iyi bir dedesiniz. Ama başarılı bir siyasetçi olamadınız. O yüzden bırakınız inadınızı, sizin varlığınızdan beslenen 3-5 kişinin laflarına kulak asıp, 'Koltuğa yapıştı' dedirtmeyin.
Bu mektup size yazdığım son mektuptur. Memleketinizi sevdiğinizi, çocuklarımızın geleceğini düşündüğünüzü biliyorum. Bu durumda, Türkiye'nin önünü açınız. Kongreler takvimini hemen başlatıp kurultayda aday olmayacağınızı açıklayınız. Bunu yapar iseniz milyonların hayır duası ile birlikte tarihte saygın yerinizi alırsınız. Bu yönde bir açıklamanız, yerel seçimler öncesi partilileri büyük ölçüde rahatlatır. Değişim heyecanı, mücadele ruhunu ve iradesini yeniden yüceltir."
Özcan, bir gazetecinin "Partiden aldığınız cezanın süresi dolmak üzere. Bu açıklamanız bu süreyi olumsuz etkiler mi?" sorusu üzerine, partiden uzaklaştırılma süresinin 13 Haziran'da dolacağını anımsatarak, "Ben bugüne kadar söylediklerimin arkasındayım. Yaptıklarımın da arkasındayım. Hatalarım da oldu zaman zaman, özür dilemekten çekinen bir siyasetçi de değilim ama hep içten ve samimi konuştum. İçten ve samimi oldum. Bundan sonraki siyasi hayatım beni nereye götürürse oraya giderim. Eve gitmem gerekiyorsa evime dönerim. Başka bir hareket yapmam gerekiyorsa da onu yapmaktan çekinmem." diye konuştu.