Aklıma herşey gelirdi de Bekir Coşkun'un bana dava açacağı ve hapse attırmaya çalışacağı gelmezdi!
Cumhuriyet Gazetesi Yazarı Bekir Coşkun, dün bu köşede kaleme aldığım yazının ardından ODA TV'ye bir açıklama yaptı. Bekir Coşkun, yazıda yer alan "Sarıgül'le yemek yedi, onun için lobi yapacak'' ifadelerinin gerçeği yansıtmadığını söyledi.
Coşkun'un açıklamasından öğrendiğime göre, Cumhuriyet yazarı, bu yazıların ardından CHP Genel Başkan Yardımcısı Gürsel Tekin'i aramış. ODA TV'de yer alan açıklamaya göre, Tekin'e “Arkadaşınıza söyleyin yalan yanlış yazmasın” demiş. Tekin de “Olur şimdi söylerim” diye yanıt vermiş!
Bunu okuduktan sonra Gürsel Tekin'i aradım. Tekin, Bekir Coşkun'un kendisini aradığını ve arkadaşlığımıza binaen, yazılanlardan şikayetçi olduğunu söyledi. Tekin, yaptıkları konuşmada "Benim Gerçek Gündem'le bir ilgim yok. Barış'ın ne yazdığını da bilmiyorum. Ne yazıldığını da okumadım. Siteyle hiçbir ilgim yok" dediğini aktardı.
Bekir Coşkun, anladığım kadarıyla Gürsel Tekin'le aramızda bir "hiyerarşi'' olduğunu sanıyor. Sanıyor ki; bu yüzden Gürsel Tekin'i arıyor...
Demek ki; kazara Gürsel Tekin benim işverenim olsa, tıpkı Recep Tayyip Erdoğan gibi yapacak ve "At bunu, yazdırma burada" diyecek...
Vah vah vah...
Sen bu hallere düşecek adam mıydın Bekir Coşkun?
Bir meslektaşının yazısındaki eleştiriyi hazmedemiyor, yazarın en yakın arkadaşını arayarak susturmaya çalışıyorsun.
Yetmiyor; hızını alamıyor ve ODA TV'ye açıklama yapıyorsun. Haksız yere aylarca cezaevinde tutulan, komploya uğrayan ve sırf yazdıklarından ötürü başlarına gelmedik kalmayan sitenin yöneticilerine "Barış Yarkadaş'a dava açacağım'' diyorsun.
Bekliyorum Bekir Bey davanızı!
Bu dava, sizin tüm yazdıklarınızı boşa çıkaracak bir davadır!
Eleştiriye zerre kadar tahammülünüzün olmadığını ve demokrasiyi içselleştiremediğinizi gösterecek en önemli kanıttır!
Şu yaptıklarınıza bakın bir; Gürsel Tekin'i arayıp beni şikayet ediyorsunuz!
Hadi, şimdi Gürsel Tekin gelsin ve sizin demokrasiyi içselleştiremediğinizi yazdığım bu satırları sildirsin buradan! Durmayın, bir daha arayın Gürsel Tekin'i! Bir daha... Bir daha...
Bekir Bey, size herkesin gördüğü twitter ortamında da cevap yazdım:
Gürsel Tekin benim patronum değil! Eğer patronum olsaydı, yurt dışından klozet getirse ve gümrükten içeri sokamasa, onun için kampanya yürütür, Başbakan aleyhine ''dosya'' hazırlardım.
Ne dediğimi siz iyi bilirsiniz...
Buyurun, davanızı bekliyorum:
Benim için en ağır cezaları isteyin!
Benim günümün yarısı, Cumhurbaşkanı, İstanbul Emniyet Müdür Yardımcısı, AKP'li bakanlar ve milletvekillerinin yaptığı şikayetler üzerine ifade vermekle geçiyor. Yarım günümü de sizin için ayıracağımdan hiç şüpheniz olmasın...
Bu arada, avukatınız yorulmasın diye, dava tebligatı için gerekli adresi yazıyorum:
Keza, Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Suat Kılıç ve İstanbul Emniyet Müdür Yardımcısı ile işkence yaptığını yazdığımız için yargılandığımız Adli Tıp görevlisi de bu adrese yollamıştı tebligatlarını...
Adresimiz şu: Rıhtım Caddesi Deniz İşhanı, Kat: 4 Daire: 4 Kadıköy - İstanbul
Bekliyorum Bekir Bey!
NOT: ODA TV eğer hala gazetecilik iddiasındaysa, benim cevabımı da okurlarıyla paylaşmak zorundadır.
www.twitter.com/barisyarkadas