REKLAMCI-yazar Ateş İlyas Başsoy’u “AKP neden kazanır / CHP neden kaybeder” isimli kitabından tanıyoruz.
Kitabın tezi şuydu:
Ortada büyük bir seçmen kitlesi var.
Her seçimin sonucunu bu kitle belirliyor.
Bu kitlenin özellikleri şunlar:
- İdeolojiye karnı tok...
- Polemik sevmiyor.
- Somut icraat bekliyor.
- Umut bekliyor.
- Takipçilik değil, öncülük bekliyor.
- Vefa arıyor.
- Beceriklilik arıyor.
- İş bilirlilik arıyor.
Türkiye’de her dönemde bu kitleyi ikna eden seçimi kazanıyor.
Menderes ikna etti bu kitleyi, sonra Demirel, sonra Ecevit, sonra Özal ve en sonunda Erdoğan...
* * *
Ateş İlyas Başsoy, Birgün gazetesinde yazdığı yazıda bu kez bir başka noktaya dikkat çekmiş.
Yazısına attığı başlık şu:
“Sarıgül neden kazanır? / Kılıçdaroğlu neden kaybeder?”
* * *
19 Mayıs’ın en derli toplu ve en görkemli sivil gösterisi nerede gerçekleşti?
Şişli’de...
Yürüyüşün mimarı kim?
Mustafa Sarıgül...
Başsoy işte bu noktadan hareketle yapmış analizini...
Şöyle diyor:
“Antalya’dan gelen öfkeli ve marjinal bulunulabilecek birkaç resim var, İzmir’de ise altı milyonluk İzmir bölgesi için bir avuç sayılabilecek dağınık bir kalabalık... Ülkenin yüzde 26’sını temsil eden bir siyasi parti, hiçbir yerde disiplinli bir varlık gösteremiyor. 19 Mayıs’la ilgili gerçekten organize tek etkinlik İstanbul’un bir ilçesinde yapılıyor. Kitlelerin tüm ülkedeki heyecanı sadece Şişli’de ‘örgütlü bir gövde gösterisi’ne dönüşebiliyor”.
* * *
Başsoy diyor ki:
Şişli’deki 19 Mayıs gösterisi... CHP’liler tarafından bir “Atatürkçülük gösterisi” olarak algılanabilir.
Ancak...
“Ortadaki büyük kitle”, olayı bir “Atatürkçülük gösterisi” olarak değil, bir “beceriklilik gösterisi” olarak algılar.
Başsoy, bu iki kesimin toplamının yüzde 50’yi geçeceğini söylüyor ve ardından ekliyor:
“Sarıgül işte bu nedenle kazanır”.
* * *
Peki ya Kemal Kılıçdaroğlu?
Ateş İlyas’a göre...
- Alevi kimliğini bir türlü sahiplenmeyen...
- Düne kadar can yoldaşı görülen Gürsel Tekin’i bir kalemde silebilen...
- Vaktiyle kendisini seçen ve seçimle yenmediği lideri Baykal’a bile sırt çeviren...
- Ülke genelinde disiplinli bir 19 Mayıs direnişini dahi örgütleyemeyen...
Kemal Kılıçdaroğlu...
“Ortadaki büyük kitle” açısından...
Asla bir seçenek olamaz.
* * *
Ateş İlyas Başsoy, iktidar partisi açısından da bir durum değerlendirmesi yapmış.
Şöyle diyor:
“AKP şu anda fark etmiyor ama son dönemde siyasetsiz seçmenin (ortadaki geniş kitlenin) güvenini sarsıyor. Kuran dersi, beş yaşında okula başlama, süt dağıtımı beceriksizliği veya ‘dindar nesil’ hayallerinin ağızdan kaçması gibi konular, ortadaki geniş kitleyi derinden rahatsız ediyor”.
Rahatsız oluyorlar da ne oluyor? Bir şey olmuyor.
Çünkü dışarıya baktıklarında Kemal Kılıçdaroğlu’nu ve Devlet Bahçeli’yi görüyorlar.
Onları görünce de yeniden AKP’ye dönüyorlar.
* * *
Ateş İlyas Başsoy’un çıkış yolu için yaptığı saptama şöyle: “Böyle bir ortamda Sarıgül, 19 Mayıs gibi becerikli çıkışlarla hem CHP, hem de siyasetsiz seçmen turnalarını gözünden vuruyor. Sarıgül’le yüzde 50 hayal değil ama CHP elitinin buna inanması, inansa da onaylaması hayal”.
Ateş İlyas Başsoy’un tezini aktardım.
Katılıyor muyum bu teze?
Kısmen...
* * *
- Evet... Türkiye’de “ortadaki geniş kitle” diye bir kitle var.
- Evet... CHP bu kitleyle buluşamıyor.
- Evet... AK Parti, bu kitleyle buluşmayı başardı.
- Evet... AK Parti’nin bu kitleyle buluşmasında “ideoloji”den ziyade “icraat” rol oynadı.
Hepsine “evet”.
Ama sıra Mustafa Sarıgül’ün “kitleyle buluşmayı gerçekleştirecek lider” olup olmadığı meselesine gelince...
Ben Ateş İlyas Başsoy kadar emin değilim.
* * *
Çünkü...
Sarıgül’ün sorunları var:
- Mesela müktesebat sorunu var.
- Mesela hitabet sorunu var.
- Mesela hakikilik sorunu var.
- Mesela ekip sorunu var.
Bu sorunlar da “ortadaki büyük kitle” tarafından hemen fark edilebilecek sorunlar.
* * *
Aşılamaz mı?
Tabii ki aşılabilir.
Zaten Sarıgül, epey zamandır bu sorunlarının üzerine gidiyor ve aşmaya çalışıyor.
Ama unutmayalım ki:
Sarıgül şu ana kadar büyük çapta bir belayla karşılaşmadı.
Yani daha geçecek çok sınavı var.
ARTILARI:
- Becerikli...
- Organizasyon kabiliyeti yüksek...
- Bir hırs küpü...
- Hedefe odaklanmış durumda...
- İkinciliğe razı değil.
- Ahaliye dokunmasını biliyor.
- Her kesimle arası iyi.
- Düşmanlarından çok dostları var.
- Kendisine inananları mobilize etme yeteneğine sahip.
* * *
EKSİLERİ:
- Organizasyonların çapı büyüdükçe ne kadar başarılı olacağı belirsiz...
- Siyasetsiz...
- Ahaliyle kurduğu ilişkinin benzerini entelektüel kesimlerle kuramıyor.
- Hırsını fazla belli ediyor.
- Bazen fazla sentetik, fazla yapay bir izlenim bırakıyor.
- Reklam işini o kadar abartıyor ki icraat yönü bile reklamın gerisinde kalabiliyor.
- Cesaretini kanıtlayabilmiş değil.
- Düşman edinmekten ölesiye korkuyor.
- Kimseyi karşısına almamak için bazen tavırsız kalabiliyor.
(Hürriyet)