Avrupa’dan vazgeçtim Taşucu’na gitsinler
Yoksa UBP kurultayını mı?..
İkisinden de usandık...
Artık kafamızı çevirip, dünyada olup, bitenlere bakmak ve ders çıkarmak gerekiyor...
Ülkemizin bugün içine düştüğü durumu ve siyasetimizin kalitesini tam anlamıyla değerlendirebilmek, ayrıca ne kadar komik durumda olduğumuzu anlayabilmek için ara sıra, dünyadaki gelişmeleri izlemekte fayda vardır...
Pazar sabahları, kahvaltı sonrasında genellikle BBC ve Euro News’u izlerim...
Dünkü gündemde neler vardı ona bakalım?..
-Paris’te moda haftası...
-Avusturya’da zorunlu askerlikle ilgili referandum...
-Rusya’da ‘dini inanç gereği’ çıplak vaziyette soğuk suya atlayışlar...
-Amerika’da Başkan Obama’nın, silah satışlarını denetim altına alma girişimi ve ikinci dönem başkanlık yemini...
-Atina’da iki Pakistanlı’nın öldürülmesini protesto eylemine 5 bin kişinin katılması...
-Almanya’da Başbakan Merkel’in yeni seçim hazırlıkları...
-Romanya’da kar ve fırtınanın yol açtığı hasarlar...
-Cezayir’deki bir rafineride yaşanan olaylar...
Yukarıda sıraladığım ülkeler içinde en fazla dikkatimi çeken Avusturya oldu...
Dünyanın ‘en güvenilir ülkesi’ ilan edilen Avusturya’da ‘zorunlu askerlik’süresi 6 aydır...
Ve bu ülkede ‘zorunlu askerliğin’ sona erdirilerek, profesyonel askerliğe geçiş konusunda referanduma gidildi...
Yani son söz halka verildi...
Üstelik askerlik gibi bir konuda...
KKTC’yi, Avusturya gibi bir ülke ile kıyaslama aptallığı yapılamaz elbette...
Ancak; dünyadaki gelişmelere baktığınız zaman, Kuzey Kıbrıs’taki yaşamın ve uygulamaların ne kadar zavallı durumda olduğunu daha kolay anlarsınız...
Bazıları, kendi küçük dünyacıklarında sağa, sola çamur atma alışkanlıklarını sürdürüyorlar...
Siyasete soyunanlar, dünyanın Dikilitaş’tan ibaret olduğuna inanırlar...
Kuzey Kıbrıs’taki 5 yıldızlı otelleri ‘dünyanın en iyisi’ olarak görürler...
Zeytin üretimi 2 ton arttığında, büyük başarıdan söz ederler...
Artık bu zavallılıktan kurtulmamız gerekiyor...
Güneyin ekonomik krizine sarılarak “şükür halimize” demek yerine, güzel ülkemizde öncelikle demokratik sistemi geliştirmeli, sağlamlaştırmalı ve siyasette temiz bir sayfa açmalıyız...
Anayasa’da ve bazı temel yasalarda gerekli değişiklikleri yaparak, yeni bir anlayışla halka güven verebilecek bir siyasi yapı oluşturmalıyız...
Siyaseti ve yönetme anlayışını şekillendirebilmek için Kıbrıs dışında olup, bitenlere bakmak şarttır...
Lefkoşa Belediye Başkanlığı’na aday olmak isteyenlere de bir tavsiyem olacak...
Viyana, Londra, Brüksel, Paris sokaklarını değil...
Yüzerek ulaşabilecekleri Taşucu’na gidip, oralarda ne tür gelişmelerin olduğunu, belediyeciliğin nasıl yapıldığını görsünler...
Ve hiç olmazsa Taşucu’nda yapılanları Lefkoşa’da yapabileceklerine inanırlarsa aday olsunlar...
Lefkoşa ve diğer birçok bölge o kadar pis, o kadar kuru, o kadar bakımsız ki...
Vazgeçtim Viyana’dan, Londra’dan...
Taşucu olsun yeter...
(Kıbrıs gazetesinden alınmıştır)