Avrupa Parlamentosu seçimleri ve Türkler

Avrupa’daki Türklerin siyasi katılım sürecinde önemli rol oynayan seçimlerden birisi de, Avrupa Parlamentosu seçimleridir. 6-9 Haziran 2024 tarihlerinde yapılacak olan Avrupa seçimlerinde, yaklaşık 350 milyon seçmen, 732 milletvekili için oy kullanma hakkına sahip. Avrupa’nın gidişatına ve geleceğine yön verecek seçimler, Avrupa’da yaşayan ve sayıları 6 ile 7 milyon olan Avrupa Türkleri için de hayati önem taşıyor.

Dünyanın en önemli ve büyük demokratik seçimlerinden birisini oluşturan Avrupa seçimleri, son yıllarda Avrupa’da yükselişte olan aşırı sağ ve popülistlere geçit vermeme adına, daha da önemli bir hal alıyor. Demokrasinin en önemli ögelerinden, sivil toplum kuruluşları ve baskı grupları, aşırı sağın ayak seslerinden bahsediyorlar. Akli selim ve insanlığın geleceği için kaygı duyanları harekete geçirmek için lobi faaliyetleri yapıyorlar.

Bu faaliyetler, Avrupa Birliği’nin üye ülkelerdeki halkın yaşamları üzerinde büyük etkisinin olmasından kaynaklanıyor. Diğer bir endişe ise, Avrupa Parlamentosu’nda aşırı sağ blokun güçlenmesidir. Aşırı sağ hareketlerin güçlenmesi, temel hakların baskı altına alınacağının da habercisidir. Onun için, 6-9 Haziran tarihlerinde yapılacak olan Avrupa Seçimleri, Avrupa’da aşırı sağ ideolojinin normalleşmesine tolerans gösterilmeyeceğinin de önemli bir fırsatı olarak görülüyor.

İşte bu sebepler bile; Avrupa’nın geleceğine etki etme ve aşırı sağcı partilerin Avrupa Parlamentosunda yükselmesini engelleme, Avrupa’daki Türkler için de hayati bir meseledir. Bu sebeplere, Avrupa Türklerinin siyasette temsil ve siyasi bilincin arttırılmasını ilave edersek, Avrupa seçimlerinin Türkler için önemi daha da belirgin hale gelmektedir. Bu süreç aynı zamanda, Avrupa Türklerinin, Avrupa’nın ve dolaylı olarak dünyanın geleceğine de etki yapma sorumluluğunu beraberinde getirmektedir.

Hal böyleyken, Avrupa’nın farklı ülkelerinde yaşayan Avrupa Türklerinin, Avrupa seçimleri ile ilgili çalışmalarının, arzu edilen noktada olmadığını belirtmemiz gerekmektedir. Örneğin, seçme-seçilme hakkını, diğer AB ülkelerine göre, 1980’li yılların ikinci yarısında elde eden Hollanda Türklerinin, önümüzdeki ay yapılacak AP seçimlerinde gözle görülür bir adaylarının olmaması çok düşündürücüdür. Oysa, Hollanda’da 1990’lı ve 2000’li yıllarda, gümbür gümbür bu seçimler için çalışmalar yapılmıştı. Türk kökenli adaylar, Emine Bozkurt, Osman Elmacı ve diğerleri, o günkü etkin Türk STK’larından UETD Hollanda ile televizyon ve tartışma programları gerçekleşmişti.

2024 Avrupa Parlamentosu seçimleri için, Hollanda’daki Türkler arasında herhangi bir aday için seçim çalışmasına şahit olmadık. 2019 Avrupa seçimlerinde Ayhan Tonca’yı aday gösteren DENK Partisi, bu sefer aday çıkarmadı. Diğer partilerde de bir hareketlilik gözlenmemekte.

Avrupa Türklerinin sayıca en yoğun olduğu Almanya’da ise, Türk kökenli adaylar iki ayrı partiyle Avrupa seçimlerine giriyorlar. Ana akım partilerde Türk kökenli adayların olmaması, varsa bile öne çıkmamaları, Almanya Türklerinin Avrupa seçimlerine BIG ve DAVA partileriyle katıldığını gösteriyor. 2010 yılından itibaren yerel, eyalet, Federal Meclis ve Avrupa Parlamentosu seçimlerine katılan BIG (Yenilik ve Adalet için İttifak) Partisi Haluk Yıldız ile AP seçimlerine giriyor. Çok kısa bir süre önce kurulan çiçeği burnunda DAVA (Çeşitlilik ve Uyanış için Demokratik İttifak) Partisi de Fatih Zingal liderliğinde Avrupa seçimlerine hazırlanıyor. Bu iki parti, hem kendi aralarında yarışırken hem de ana akım siyasi partilerle seçimlerde yarışacaklar. Gerek BIG gerek DAVA partisinin hitap edeceği kitlenin hemen hemen aynı olması, oyların ister istemez bölünmesini beraberinde getirecek. Ayrıca, bu kitlelerinin, Türkiye seçimlerine gösterdiği ilgi ve alakayı, Almanya ve Avrupa seçimlerine göstermemesi de her iki parti için olumsuz bir durumdur.

Yukarıda ifade edilmeye çalışılan olası gelişmeler ve AP seçimlerine katılımın genelde düşük olması, göz önüne alındığında, Avrupa Türklerinin 6 – 9 Haziran tarihleri arasında yapılacak seçimlere katılması hayati önem arz etmektedir. O halde, AP seçimleri için oy kullanacağımız siyasi partide arayacağımız birçok özelliğin yanı sıra, şu iki kriter çok önemlidir:
Oy vereceğimiz parti, insan haklarını savunuyor mu? Uluslararası anlaşmaları baltalıyor mu?
Gazze’de sivillerin bombalanmasına karşı çıkıyor mu? Yoksa bunu destekliyor mu?

Veyis Güngör
9 Mayıs 2024