Ankara Anlaşması Sektöründe Otoritelerin Sorumluluğu

Ankara Anlaşması değerlendirmelerinde hızlı değişimler söz konusu oldu. Eskiden iş plansız başvurulara bile vize veren Ankara departmanı, hükümetin göçmenlik üzerindeki baskısı artınca iş planlarını detaylı okumaya başladı. Bunun için çok teşekkürler. Buna ayak uyduramayan firmaların ve sağolsun el altından çalışan muhasebecilerin retleri elden ele gezdi. Birçok başvuru sahibi bavulunu toplayıp Türkiye'ye döndü, birçoğu da kaçak durumda kalmaya devam etti.


Ret nedenleri genellikle sahtecilik konusunu kapsadı. Şöyle ki; başvuruyu hazırlayanlar, bir başka müvekkilinin dosyasının fotokopisini çekip yeni başvuru sahibine kullandı. "Eski başvuruları kırpıp kırpıp yıldız yapmak" diye terimlendirebileceğimiz bu çalışma prensibi bu şahısların düşük fiyatlarla servis vermesinin önünü açtı, çünkü malzemeye para vermesine gerek kalmadı, hazır iş planlarını süsleyip, referans mektuplarını ofisinde hazırlayıp, market ve fiyat araştırmasına dair begeleri başka başvuru sahiplerinin dosyasından aynen fotokopi çekip, gönderdi. Maksimum 1 saat süren bu dosya hazırlığı için aldığı ücretin ne kadar çok olduğunu ise başvuru sahibi bavulunu toplarken fark etti.


Bu tarz durumlarda başvuru sahiplerinden duyduğum klasik savunma kendilerinin sistemi bilmediği, İngilzce'ye yeteri kadar hakim olmadığı için bu konuda danışmanlık yapıp garanti(?) veren birinin sözüne güvendiği ve ne derlerse yaptığı şeklinde.


Bu arada, vize başvurularında garanti vermenin mümkün olmadığını ve vize hususunda "garanti" vermenin kurallara aykırı olduğunu söylemeye gerek var mı, bilmiyorum ancak başvuru sahipleri bilinçlenmedikçe bu, böyle devam edecektir. Dosyanıza dair artıları eksileri, üzerinize düşenleri açık yüreklilikle öğrenmeye hazır olun ve başvurunun Birleşik Krallık'a İç İşleri'ne iş kurmak üzere proje sunmak olduğunu göz ardı etmeyin.


Sahte başvuru hazırlayanlara dönersek, peki bunca sahtecilik suçlamasından sonra hazırlayanlara neden bir şey olmadı ve devran dönmeye nasıl devam etti?


UKBA böyle başvuruları görünce oturup uzun uzun yazdı başvuru sahibine ve dosyanın nasıl hem kendisi hem de dosyayı hazırlayan şahıs tarafından sahte ve özensiz şekilde, kopya evraklarla oluşturulduğunu anlattı. Sonra başvuru sahibine de ekledi, istiyorsan itiraz et. Reddi alanlardan bir kısmı sahtecilik suçlamalarını haklı bulup itiraz etmek istemedi ve Türkiye'ye döndü, bazıları mahkeme mahkeme dolaşıp dosyasını hazırlayanları suçladı. Home Office'in ve ilgili diğer otoritelerin söz konusu "hazırlayanlar"la ilgili gerekli tedbirleri alması en büyük temennimiz.


Türk Konsolsluğu'nda 13 Mart 2012 günü konsolosumuzun davetiyle ve bazı ateselerimizin, konsolosluk hukuk danışmanımızın katılımıyla ve diğer firma temsilcileriyle toplanmıştık. Bize Sheffield'da Ankara Anlaşması departmanında çalışan memurlarla yaptıkları görüşmeden bahsederken bu sahte ve kopya başvurulara değindiler. O gün orada kendileri de bu işin gerekirse UKBA tarafından araştırılıp, başvuruları sahte bir şekilde yapan ve iş planlarını sahte bir şekilde üretip / ürettirip gönderenlerin gerekirse OISC'ye, SRA'e, ACCA'e ve savcılığa bildirilmesi gerektiğini belirttiler. Ancak maalesef gördüğümüz kadarıyla şu ana kadar, bu yönde alınan tek önlem başvuru sahiplerini bekletmek, incelemeleri uzatmak ve kişilerden verdikleri her bilgiyi iki üç ayrı evrakla kanıtlamasını istemek oldu.


Sahte başvuruların engellenmesi için otoriteleri konuyla ilgili bilgilendirmek gerektiğini düşünüyoruz. Sahte hizmeti verenler konusunda yaptırım uygulanması ve ceza verilmesi yolunda bir ricada bulunmak bu konuda sağduyu sahibi uzmanların görevi. Bu şekilde sahte başvuru hazırlayanların yaptıklarının sonuçlarına katlanması mümkün olacaktır. Böylece bu başvuruların, Birleşik Krallık'ta yaşayan Türk toplumunun bir sahteciliği olmadığının da altını çizmiş oluruz.


Benzeri retler alanları, UKBA'ye, OISC'ye, SRA'e hazırlayan kişi muhasebeciyse ACCA'e ret sebeplerini gönderip, otoritelerden hareket geçmelerini istemeye davet ediyoruz.


Biz Immigration Connection olarak bu konuda üzerimize düşeni yapıp gereken mercilere başvuru sahipleri adına sorularımızı yönelteceğiz.