ABD İmparatorluğu düşüş sürecinin eşiğinde
Doların kağıt para olarak kullanıma girmesi 1600'lü yılların sonlarında İngiliz kolonilerinde askeri maliyetleri karşılamak içim basılan banknotlar ile başladı ve yakın tarihe kadar çeşitli süreçlerden geçerek geldi. Gerçekte ABD Doları, Bretton Woods Sistemi ile de anılan bir para birimidir ve bu sistemin temeli Amerikan dolarına dayanmakta.
20. Yüzyıla girildiği vakit uluslararası ticaretin yaygın hale gelmesine paralel olarak ülkeler arasında yapılan ticari işlemlerde para birimlerinin birbirine çevrilmesinde yaşanan sorunlar artmış, bu nedenle de küresel boyutta ortak bir ticaret birimi arayışı başlatılmış. Bu küresel sorunu çözmek için 1944 yılının Temmuz ayında, 2. Dünya Savaşı sırasında ABD’nin küçük bir kasabası olan Bretton Woods’ta Birleşmiş Milletler Para ve Finans Konferansı toplanmış ve Bretton Woods Sistemi yaratılarak, dünya ticaretinde tüm ülkelerin bu sisteme göre ticaret yapmaları kararlaştırılmış, herkes de kabul etmiş.
Bretton Woods Sistemine, “dünyanın önde gelen devletleri arasındaki ticari ve finansal işlemlerde uyulması gereken kuralları içermekte olup dünya tarihinde ilk kez bağımsız ulus ve ülkelerin kendi aralarında ortak bir parasal düzeninin oluşturulması” da denebilir.
Parasını ticarette Amerikan dolarına çevirmeyi kabul eden ülkeler, dolar – altın dönüştürülebilirliğini içeren bu sisteme dahil olmuşlar ve bu sisteme göre 1 ons (31.10 gram) saf altın = 35 dolar veya 1 dolar = 0,88867 gram altın olarak belirlenmiştir.
Bretton Woods Anlaşması, herhangi bir ülkeye devalüasyon, parasının değerini düşürmek, veya da revalüasyon, parasının değerini arttırmak hakkı yani parasını dolar karşısındaki değerini en fazla yüzde 10 boyutunda değiştirme olanağı verir. Yapılacak düzenleme bu oranı aşacaksa, IMF tarafından izin verilmesi gerekmektedir. Daha sonra ise sistemde yaşanan sorunlar nedeniyle 1 ons altın 38 dolara eşitlenerek, sıkıntılar giderilmeye çalışılmıştır.
Öte yandan; Dünya üzerinde mevcut ülkelerin merkez bankalarında bulunan 13.4 trilyon Doların, 2017 yılında 15 trilyon Dolara çıkacağı tahmin ediliyor.
Doları kendi aralarında yapacakları ikili ticarette ortadan kaldırarak milli para birimlerini kullanmak kararı alan İran, Türkiye, Rusya, Çin, Brezilya, Hindistan ve Pakistan’a, diğer bazı ülkelerin de katılmak kararı almış olmaları, ABD Dolarını ve endirekt olarak da ABD ekonomisini olumsuz etkileyeceği kesin. Yıllarca önce ülkelerinde ürettikleri petrollerini sadece Euro karşılığı satacaklarını açıklayan Irak, Libya ve Venezuella devlet başkanlarını bu kararlarından vazgeçirmek için ABD darbeler düzenlemiş ve kararın uygulanmasını durdurabilmişti. Günümüzde ABD’nin düşüşe geçen yaptırım gücü nedeni ile söz konusu milli para birimlerini kullanmaya karar veren bu ülkelerde münferiden veya da senkronik olarak topluca darbeler yapması, Türkiye’de 15 Temmuz’da yaşanan girişim gibi artık olanaksız gözükmektedir.
İthalatta ve ihracatta milli para birimlerini kullanmaya karar veren bu ülkelerin başlattıkları uygulamanın genişlemesi durumunda, dünya üzerindeki devletlerin merkez bankalarında rezerv olarak duran ABD Dolarlarının hızlı bir şekilde ABD’ye geri dönmesi, ABD’nin ekonomik olarak çökmesinin yolunu açacaktır. Günümüzde ABD’nin kamu borcu 18 trilyon dolara ulaşmış olup her geçen gün siyasi ve ekonomik gücünü artarak kaybetmektedir.
Buna Amerikan İmparatorluğu “Duraklama Devri”ne girdi de denilebilir. Dünya tarihinde yer almış olan her imparatorluğun başına geldiği gibi, önce bunu “Gerileme Devri”nin, sonra da “Çöküş Dönemi”nin takip edeceği kesin.